Eğitim-İş İzmir Yükseköğretim Şubesi Adaletsizlikleri ve Şeffaflık Eksikliklerini Eleştiriyor
Eğitim-İş İzmir 4 No’lu Yükseköğretim Şubesi, üniversitelerdeki idari personelin tayin hakkı konusunda yaşanan adaletsizliklere ve şeffaflıktan uzak uygulamalara yönelik açıklamalarda bulundu.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından yapılan son açıklamaya göre, yaklaşık 300 idari personelin üniversiteler arası tayin hakkı elde ettiği belirtiliyor. Ancak bu sürecin şeffaf olmadığı, kapalı bir sistemle yürütüldüğü vurgulanıyor. Başvurular sadece dilekçeyle alınmış, sonuçlar ise sadece rektörlüklere e-posta yoluyla iletilmiş. Ne başvuru sahipleri ne de kamuoyu bu sürecin nasıl işlediğine dair bilgi sahibi olamamış.
İzmir’de, Ege Üniversitesi’nden sadece 1 kişinin tayin hakkı kazandığı, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü ve İzmir Demokrasi Üniversitesi’nden ise hiç kimsenin yararlanamadığı bilgisi edinilmiş. Bu durum, sürecin keyfi ve eşitlikten uzak yürütüldüğünü açıkça gösteriyor.
Eğitim-İş İzmir Yükseköğretim Şubesi Başkanı Elbey Kale, YÖK’ün, MEB’de yıllardır uygulanan puanlama ve tercih sistemine benzer bir modeli yükseköğretimde hayata geçirmesi gerektiğini belirtiyor. Kale, bu durumun, idari personelin umutlarının suistimal edilmesine ve mağduriyetlerin artmasına yol açtığını ifade ediyor. Bazı sendikaların süreci çözdüklerini söylemesinin kamuoyunu yanılttığını, ancak somut bir çözüm sunmadıklarını belirtiyor.
“YÖK Personel İstatistiklerini Açıklamalı”
Kale’nin talepleri şu şekilde:
- Tayin başvuruları dijital ortamda ve şeffaf bir şekilde alınmalıdır.
- Boş kadrolar sistem üzerinden ilan edilmelidir.
- Tayinler objektif kriterlere dayalı olarak yapılmalıdır.
- Sonuçlar rektörlere, başvuru sahiplerine ve kamuoyuna açıkça duyurulmalıdır.
- Tayin sistemi yılda en az iki kez düzenli olarak işletilmelidir.
- Listeden çıkarılan veya eklenen kişiler açıklanmalı ve sendikal müdahalelere fırsat verilmemelidir.
- Aynı şehirde bulunan üniversiteler arasında da tayin hakkı verilmelidir.
- Adil ve kurumsal bir tayin hakkı sistemi getirilmelidir.
Kale, YÖK’ün idari personel istatistiklerini açıklaması gerektiğini vurguluyor. Taleplerinin sadece adaletin ve liyakatin sağlanması için değil, aynı zamanda idari personelin emeğinin karşılığını alabilmesi için hayati önem taşıdığını belirtiyor. Eğitim-İş olarak, sürecin takipçisi olacaklarını ve idari personelin haklarını savunmaya devam edeceklerini kamuoyuna saygıyla duyuruyor.
